Meslek hastalığı kelime kökeninde de anlaşıldığı gibi işçinin yaptığı işten kaynaklanan bir hastalıktır. Bir hastalığın meslek hastalığı olarak kabul edilebilmesi için hastalık ile işçinin yaptığı iş arasında uygun bir illiyet bağının bulunması şarttır. Meslek hastalığı, işçinin yaptığı işten kaynaklanan bir anlık değil tekrarlayan bir hastalıktır. Meslek hastalığının daha iyi anlaşılması için şunları söyleyebiliriz:
a) 506 sayılı kanun gereği sigortalı bir işçi,
b) İşçinin yapmakla yükümlü olduğu iş,
c) İşçinin yaptığı işten kaynaklanan bir hastalığın ortaya çıkması,
d) Bu hastalığın tekrarlayan bir hastalık olması,
e) İşçinin sakat kalması veya ruhsal olarak kayba uğraması.
Sosyal sigortalar sağlık işlemleri tüzüğünde de meslek tanımı şu şekilde ifade edilmektedir: İş kazasının meydana geldiği veya meslek hastalıkları başladığı zaman, hizmet akdine göre yapmakta olduğu iş Sigortalının mesleği sayılır. Kurum, bu mesleğin tespitinde sigortalının çalıştığı iş yerinden alınacak belgeyi esas tutabileceği gibi, bu hususu kendi yetkili elemanları vasıtasıyla inceletmeye ve buna göre karar vermeye yetkilidir. Meslek hastalığının tanımı yapılmadan önce meslek kelimesini tanımlamamız gerekiyor. Meslek, sürekli olarak yapılması öngörülen, öğrenilmesi için belli bir eğitim ve/veya iş tecrübesi gerektiren, insanın hayatını kazanmak için yaptığı, ona manevi doyum da sağlayan ve genel kabul görmüş ahlak kuralları ile çelişmeyen bir faaliyettir. Örnek İstanbul Meslek Hastalıkları Hastanesi Listesi Bknz.
Meslek hastalıklarının sınıflandırılması
Meslek hastalıkları Sosyal sigortalar sağlık işlemleri tüzüğünde 5 gruba ayrılmıştır. Bu meslek
hastalığı grupları şunlardır:
A. Kimyasal maddelerle olan meslek hastalıkları
B. Mesleki cilt hastalıkları
C. Pnömokonyozlar ve diğer mesleki solunum sistemi hastalıkları
D. Mesleki bulaşıcı hastalıklar
E. Fizik etkenlerle olan meslek hastalıkları
İşveren İçin Önlem, İşçi İçin Sağlık – Ortam Ölçümleri ve Maruziyet Ölçümlerinin Önemi
Madde 9 – İşçinin maruziyeti, hiçbir koşulda bu Yönetmeliğin 5 inci maddesinin (b) bendinde belirtildiği şekilde maruziyet sınır değerlerini aşmayacaktır.
Bu Yönetmelikte belirtilen tüm önlemlerin alınmasına rağmen, maruziyet sınır değerlerinin aşıldığının tespit edildiği durumlarda, işveren;
a) Maruziyeti, maruziyet sınır değerlerinin altına indirmek üzere gerekli olanı derhal yapacak,
b) Maruziyet sınır değerlerinin aşılması nedenlerini belirleyecek ve
c) Bunun tekrarını önlemek amacıyla, koruma ve önlemeye yönelik tedbirleri alacaktır.
Ortam Ölçümleri ne sıklıkla yapılır? Hijyen ölçümleri hangi durumlarda tekrarlanmalıdır? - Ortam Ölçümü- Gürültü Ölçümü - prosafety.com.tr