İş Güvenliği Ortam Ölçümleri Zorunluluğu Hakkında
iş güvenliği ortam ölçümleri, İşverence işyerinde bulunan, kullanılan veya herhangi bir şekilde işlem gören maddelerin ve çalışma ortam koşullarının tehlikelerinden, zararlı etkilerinden çalışanları korumak zorundadır. Prosafety, akredite ortam ölçümü yapan firma olarak ortam ölçümleri izmir, ankara, antalya bölgesinde İş Sağlığı ve Güvenliği Mevzuatına göre İşyeri Ortam Ölçümü, Elektrik Topraklama Ölçümleri, Elektrik Tesisat Uygunluk Kontrolü ve Periyodik Kontrol hizmetlerini vermektedir.
Ortam Ölçümleri konusunda birim fiyat bilgisini inceleyebilir veya firmanıza özel teklif talebinde bulunabilirsiniz.
Aydınlatma, çalışma standartlarının gerektirdiği biçimde ve hata oranlarının azaltılmasını sağlayarak oluşabilecek iş kazalarının önlenmesinde büyük bir fayda sağlamaktadır.
Çalışma ortamlarının gün ışığıyla yeteri derecede aydınlatılmış olması ve mümkünse ortamın gün ışığından faydalandırılması zorunludur. Çalışılan faaliyet alanlarının ( Atölye, Ofis, İnşaat, Yeraltı Madenciliği vb.) buna uygun olmaması sebebiyle gün ışığından yeteri derecede yararlanılamayan çalışmalarda, suni ışıkla uygun ve yeterli aydınlatmanın sağlanması gerekir.
Gerçekleşen İş kazalarının çoğunlukla yaralanmayla sonuçlandığı montaj işleri, batma kesme devrilme vb. etkenlerin oluşması sebebiyle uygun aydınlatma koşullarının hangi ölçüde doğru yapıldığı işveren ve çalışanlar tarafından bilinmelidir.
Bu konuda PROSAFETY, aydınlatmanın yetersiz bulunduğu noktaları tespit ederek çalışanların göz sağlığını etkileyebilecek, düşük düzeyde kalmış iş verimliliklerini arttırarak çalışanın kendilerini rahat hissettikleri bir çalışma alanı oluşturmasını sağlar.
AYDINLATMA ÖLÇÜMLERİ
Aydınlatmanın yetersizliği dışında etanj (kapalı türden) aydınlatılma yapılmaması sebebiyle depolama alanlarında tavana yakın kolay yanabilecek madde istiflemelerinde, metan çıkma riski bulunan yeraltı maden ocaklarında çıkan gazların aydınlatma sistemlerince ısınarak patlamalara yol açması gibi çeşitli iş kazası riskleri de artmaktadır. iş güvenliği ortam ölçümleri risk analizine istinaden periyodik olarak yapılmalıdır.
Aydınlatma sisteminin devre dışı kalması ile çalışanlar için risk oluşturabileceği kalabalık çalışma gruplarının, yüksekte yapılan çalışmaların veya acil durumların oluştuğu hallerde yeterli aydınlatmayı sağlayacak ayrı bir enerji kaynağına bağlı acil aydınlatma sistemi ve/veya akülü şarj edilebilir aydınlatma sisteminin geçiş güzergahlarında bulunması gerekir.
Luminesans bir yüzey tarafından yansıyan ya da emilen ışık miktarı olup malzeme yüzeylerinin yansıtma ve absorbe etme özelliğine bağlıdır.
Laminant parke zeminin lüminesans değeri 50 candela/m2 ‘iken Cam yüzeyleri 3000 candela/m2 olabilmektedir.
Işık farklı yüzeylerde farklı büyüklükte absorbe eder. Işığı daha az yansıtan koyu renkli ortamların yansıtma oranı düşüktür. Yansıma oranları hesaplanırken siyah rengin 0,1 ve beyaz rengin 1 yansıma oranına sahip olduğu varsayılarak çalışma ortam yüzeylerinin 0,6 yansıma oranlarına, tavan bölümlerinin ise 0,9’a yakın yansıma oranlarına sahip olması istenir. Zeminler ise 0,5 yansıma oranını geçmemelidir.
Yansıtma oranı yansıyan ışığın gelen ışığa olan oranıdır. Aydınlık şiddeti ve luminesans değerleri ile yansıtma oranı tanımlanır.
Doğrudan aydınlatma bölgesel olarak yüksek ışık miktarı oluşturmakla birlikte ışığın arkasına düşen nesnelerde koyu gölgeler yaratır. Çok yüksek ışık dikkat gerektiren işlerde gözde kamaşma oluşturarak kaza riskini arttırır. Doğrudan aydınlatma işyerlerinde aydınlatma şiddeti “rölatif” kamaşma yaratmadan çalışılması koşulu ile ya da yapılan işin örneğin beyaz renkli bir kumaşın kalitesinin incelenmesi esnasında maruz kalınması hallerinde kabul edilmektedir. Doğrudan aydınlatma işyerlerinde özellikle kalite kontrol işleri gibi yüksek görünürlülük gerektiren işler için kullanılmaktadır.
Dolaylı aydınlatma ışığı duvar ve tavan bölgelerine vererek bu yüzeylerden yansıyan ışık ile oluşan aydınlatmadır. Duvar ve tavanın açık renklere boyanmış olması hem gölge oluşumunu azaltmada hem de enerji verimliliği konusunda bir katkı yapmaktadır.
TERMAL KONFOR ÖLÇÜMLERİ (Hava Akım Hızı, Nem, Efektif Sıcaklık)
Termal Konfor bir iş yerinde çalışanların büyük çoğunluğunun sıcaklık, nem, hava akımı gibi iklim koşulları açısından bedensel, gerekse zihinsel faaliyetlerini sürdürürken belirli bir rahatlık içinde bulunmalarını ifade eder. Çalışma ortamlarında ısı etkilenmeleri ve konforsuz ortam şartları, iş kazalarının artmasına ve verimin azalmasına sebep olmaktadır. iş güvenliği ortam ölçümleri risk analizine istinaden periyodik olarak yapılmalıdır.
Çalışma ortam şartlarının tespiti için termal konfor ölçümleri, insanın ortamla ısı alışverişine etki eden dört temel parametrenin ölçümü yapılarak gerçekleştirilir
Havanın Sıcaklığı: Ortamın sıcaklığının ya da soğukluğunun bir ölçüsüdür.
Havanın Nemi: Genel olarak bir iş yerinde bağıl nem %30 ile %65 olmalı ve bu sınırı aşmamalıdır.
Hava Akım Hızı: İş yerinde termal konforu sağlamak ve sağlığa zararlı olan gaz ve tozların ortamdan uzaklaştırılması için uygun hava hızı akımı oluşturulmalıdır. Çünkü vücut ile çevresindeki hava arasında hava akımın etkisi ile ısı transferi olur.
Termal Radyasyon: Termal radyasyon vücudun çevre ile olan termal dengesini açıklar. Çevrede herhangi bir obje, vücut sıcaklığından çok farklı sıcaklıktaysa örneğin vücut sıcaklığından çok düşük bir sıcaklıkta ise insandan çok büyük bir miktar ısı radyasyonu yayımına neden olur. Ancak obje vücut sıcaklığının çok üstündeyse insan radyasyon yoluyla çok miktarda ısı alır.
Ortamın termal durumunu oluşturan dört bileşenin değişik oranlardaki bileşimleri aynı termal etkiyi oluşturabilir. Bu nedenle etkiyi tanımlayabilmek için her bir parametrenin ölçülmesi şarttır.
İnsanların bulundukları ortamlarda hissettikleri sıcaklık, fizyolojik olarak hissettikleri sıcaklıktır. Bu sıcaklık ise; içinde bulunulan ortamdaki ölçülen sıcaklığa, ortamdaki hava akım hızı ve havanın nemine bağlı olarak oluşan sıcaklıktır. Bu üç faktörün etkisinde duyulan sıcaklığa efektif sıcaklık denir.
Termal Konfora etki eden diğer faktörler ise;
- Yapılan işin niteliği (ağır iş, hafif iş)
- Çalışanın fiziki yapısı (zayıf, şişman..)
- Çalışanın cinsiyeti,
- Kişinin sağlık durumu Çalışma sırasında giyinme durumudur.
17.07.2013 tarih ve 28710 sayılı Bina Ve Eklentilerinde Alınacak Sağlık Ve Güvenlik Önlemlerine İlişkin Yönetmelik kapsamınca;
İşyerlerinde İş Sağlığı ve Güvenliği Ölçümleri parametresinden olan termal konfor şartlarının çalışanları rahatsız etmeyecek, çalışanların fiziksel ve psikolojik durumlarını olumsuz etkilemeyecek şekilde olması esastır. Çalışılan ortamın sıcaklığının çalışma şekline ve çalışanların harcadıkları güce uygun olması sağlanır. Dinlenme, bekleme, soyunma yerleri, duş ve tuvaletler, yemekhaneler, kantinler ve ilk yardım odaları kullanım amaçlarına göre yeterli sıcaklıkta bulundurulur. Isıtma ve soğutma amacıyla kullanılan araçlar, çalışanı rahatsız etmeyecek ve kaza riski oluşturmayacak şekilde yerleştirilir, bakım ve kontrolleri yapılır. İşyerlerinde termal konfor şartlarının ölçülmesi ve değerlendirilmesinde TS EN 27243 standardından yararlanılabilir. iş güvenliği ortam ölçümleri risk analizine istinaden periyodik olarak yapılmalıdır.
Yapılan işin niteliğine göre, sürekli olarak çok sıcak veya çok soğuk bir ortamda çalışılması ve bu durumun değiştirilmemesi zorunlu olunan hallerde, çalışanları fazla sıcak veya soğuktan koruyucu tedbirler alınır.
İşyerinin ve yapılan işin özelliğine göre pencerelerin ve çatı aydınlatmalarının, güneş ışığının olumsuz etkilerini önleyecek şekilde olması sağlanır.
İÇ ORTAM TOZ ÖLÇÜMLERİ
Toz, mekanik olarak üretilmiş katı taneciklerdir. Solunum yoluyla vücuda giren tozlar solunum organlarını zarar vererek bir çok meslek hastalığı oluşumuna sebep olurlar. İşyeri havalandırması, havadaki kirletici maddelere maruziyetin azaltmak için yapılır. Genel olarak, sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamı sağlamak amacıyla duman, toz ve buhar gibi kirleri ortamdan uzaklaştırmak için kullanılır. iş güvenliği ortam ölçümleri risk analizine istinaden periyodik olarak yapılmalıdır.
Çalışan personelin aynı çalışma alanında sabit bulunamadığı hareketli iş organizasyonlarında kişisel toz ölçümlerinin yapılması talep edilmelidir. Ancak belirli kaynaktan ve ortama dağılan tozların ölçümünde toz tane büyüklüğüyle orantılı olarak( 0,5-5 mikron) çalışma yüzeyinin ve bu yüzeydeki solunum seviyesinin maruz kaldığı toz ölçüm değerleri dikkate alınmalıdır. Üretim alanları haricinde Ofis ortamlarında zemin kaplamasında kullanılan halıflex malzeme yerine laminant vb. malzemelerle kaplanarak çalışılması oluşabilecek solunum yolu risklerini azaltmak için doğal bir yöntem olabilir.
Bir insan diyaframının bir kerede çekebileceği hava miktarı ortalama 500 cc’dir. Solunum fonksiyon testlerinde alınan ve verilen hava miktarı arasındaki oranlar kişinin kaldığı maruziyet ölçümünde etken bir sağlık parametresidir.
İsyeri ortamına kirletici yayılmasına neden olan genel havalandırmanın aksine kaynagın yakınında kirleticiyi yakalama yoluyla hava kirleticilerini kontrol etmek için Büyük miktarlarda toz veya duman üretildiği bölgelerde Lokal Havalandırma yapılması sağlanır.
Sanayi Hijyenistleri Toplulugu Amerikan Birligi saglıklı bireyi normal sartlarda günde 8 saat, haftada 5 gün zararlı etki olmadan dayanabilen maruziyet konsantrasyonu için rehber gibi liste yayınlar. Havadaki partikül konsantrasyonu mg/m³ seklinde listelenir. Gaz konsantrasyonu ppm( milyonda bir) olarak listelenir.
PROSAFETY tarafından gerçekleştirilen ölçümler İSGÜM tarafından kabul edilmiş standartlara göre yapılmaktadır.
Gürültü Ölçümü (Desibel Ölçümleri, Ses Ölçümü)
Gürültü ölçümleri yasal mevzuatlar çerçevesinde çalışanların günlük ya da haftalık maruz kaldıkları seviyeleri tespiti amacıyla “Kişisel ve Ortam Gürültü Ölçümleri” şeklinde ve/veya tüm çalışma alanlarını izlemek riskli alanları belirlemek, gerektiğinde kontrol tedbirlerini planlamak üzere de alan haritalarının oluşturulması amacıyla kısa süreli “iş güvenliği ortam ölçümleri” şeklinde gerçekleştirilir.
Kişisel Gürültü Ölçümleri, günlük tekrarlanan, maruz kalınan gürültü veya iş yerlerinde düzenli olarak maruz kalınan gürültüden dolayı kalıcı işitme kaybındaki riski hesaplamak ve değerlendirebilmek üzere değişik seviyeler ve gürültüye maruz bırakma sürelerinden dolayı çalışanların işitme eşik seviyelerinde gürültünün sebep olduğu tahmini kalıcı eşik kaymasının hesaplanması için bir metodla birlikte gerçekleştirilmiş olan ölçme ve gerektiğinde hesaplama çalışmalarını kapsar.
Çalışanların maruz kaldıkları gürültü seviyelerinin belirlenebilmesi ve sınır değerlerle karşılaştırılarak bir yaklaşımda bulunmak esasıyla gerçekleştirilecek gürültü ölçümleri, maruz kalma için gereken yıl sayısında, ortalama bir çalışma gününde (8 saatlik) ortalama A-ağırlıklı sese maruz kalma (süreye göre integrali alınmış ses basıncı karesi), EA,T ve ilgili eş değer sürekli A-ağırlıklı ses basınç seviyesi, LAeq,T(LEX) parametrelerinin elde edilmesi amacıyla gerçekleştirilir.
Ölçme işlemi doğrudan kişiye kulak seviyesinde takılan kişisel cihazlarla ölçülmüş ve dolaylı olarak kişinin çalışma karakteristikleri ve bulunduğu çalışma alanları, çalışma süreleri de gözetilerek anlık veya kısa süreli ölçümlerle değerlendirilir. iş güvenliği ortam ölçümleri risk analizine istinaden periyodik olarak yapılmalıdır.
PROSAFETY bütün ölçümlerde mikrofon için rüzgar kesici köpük kullanır ve her ölçme dizisinin başlangıcında ve sonunda doğrulamalar yapar.
Ölçme cihazı mikrofonu çalışanın duyma mesafesine (kulak kanalına) mümkün olan en yakın noktaya sabitlenir.
Günlük maruziyetin (LEX, 8h) belirlenmesi için gerçekleştirilen çalışmalarda çalışanın tüm mesai süreci irdelenerek her bir farklı durum için ölçümler gerçekleştirilir ve hesaplamalarda kullanılmak üzere kayıt altına alınır.
Gürültü Yönetmeliğinde;
Maruziyet eylem değerleri ve maruziyet sınır değerleri
a) Maruziyet sınır değerleri : LEX, 8h = 87 dB (A) ve ppeak = 200 µ Pai
b) En yüksek maruziyet etkin değerleri : LEX, 8h = 85 dB (A) ve ppeak = 140 µ Paii
c) En düşük maruziyet etkin değerleri : LEX, 8h = 80 dB (A) ve ppeak = 112 µ Paiii
- 28 Tem. 2013 tarih ve 28721 sayılı Resmi Gazete’ de yayınlanan Çalışanların Gürültü ile İlgili Risklerden Korunmalarına Dair Yönetmelikte;
Maruziyet eylem değerleri ve maruziyet sınır değerleri
- a)En düşük maruziyet eylem değerleri: (LEX, 8saat) = 80 dB(A) veya (Ptepe) = 112 Pa [135 dB(C) re. 20 µPa](20 µPa referans alındığında 135 dB (C) olarak hesaplanan değer).
b)En yüksek maruziyet eylem değerleri: (LEX, 8saat) = 85 dB(A) veya (Ptepe) = 140 Pa [137 dB(C) re. 20 µPa].
c) Maruziyet sınır değerleri: (LEX, 8saat) = 87 dB(A) veya (Ptepe) = 200 Pa [140 dB(C) re. 20 µPa].
22 Temmuz 2013 tarihli ve 28743 Resmi Sayılı Çalışanların Gürültü ile İlgili Risklerden Korunmalarına Dair Yönetmeliğince;
Maruziyetin önlenmesi ve azaltılması
İşveren, risklerin kaynağında kontrol edilebilirliğini ve teknik gelişmeleri dikkate alarak, gürültüye maruziyetten kaynaklanan risklerin kaynağında yok edilmesini veya en aza indirilmesini sağlar ve 8, 9, 10 ve 11 inci maddelere göre hangi tedbirlerin alınacağını belirler.
(2) İşveren, maruziyetin önlenmesi veya azaltılmasında, Kanunun 5 inci maddesinde yer alan risklerden korunma ilkelerine uyar ve özellikle;
a) Gürültüye maruziyetin daha az olduğu başka çalışma yöntemlerinin seçilmesi,
- b) Yapılan işe göre mümkün olan en düşük düzeyde gürültü yayan uygun iş ekipmanının seçilmesi,
- c) İşyerinin ve çalışılan yerlerin uygun şekilde tasarlanması ve düzenlenmesi,
ç) İş ekipmanını doğru ve güvenli bir şekilde kullanmaları için çalışanlara gerekli bilgi ve eğitimin verilmesi,
- d) iş güvenliği ortam ölçümleri yaparak gürültünün teknik yollarla azaltılması ve bu amaçla;
1) Hava yoluyla yayılan gürültünün; perdeleme, kapatma, gürültü emici örtüler ve benzeri yöntemlerle azaltılması,
2) Yapı elemanları yoluyla iletilen gürültünün; yalıtım, sönümleme ve benzeri yöntemlerle azaltılması,
- e) İşyeri, işyeri sistemleri ve iş ekipmanları için uygun bakım programlarının uygulanması,
- f) Gürültünün, iş organizasyonu ile azaltılması ve bu amaçla;
1) Maruziyet süresi ve düzeyinin sınırlandırılması,
2) Yeterli dinlenme aralarıyla çalışma sürelerinin düzenlenmesi,
hususlarını göz önünde bulundurur.
(3) İşyerinde en yüksek maruziyet eylem değerlerinin aşıldığının tespiti halinde, işveren;
- a) Bu maddede belirtilen önlemleri de dikkate alarak, gürültüye maruziyeti azaltmak için teknik veya iş organizasyonuna yönelik önlemleri içeren bir eylem planı oluşturur ve uygulamaya koyar.
- b) Gürültüye maruz kalınan çalışma yerlerini uygun şekilde işaretler. İşaretlenen alanların sınırlarını belirleyerek teknik olarak mümkün ise bu alanlara girişlerin kontrollü yapılmasını sağlar.
(4) İşveren, çalışanların dinlenmesi için ayrılan yerlerdeki gürültü düzeyinin, bu yerlerin kullanım şartları ve amacına uygun olmasını sağlar.
(5) İşveren, bu Yönetmeliğe göre alınacak tedbirlerin, Kanunun 10 uncu maddesi uyarınca özel politika gerektiren gruplar ile kadın çalışanların durumlarına uygun olmasını sağlar.
Kişisel korunma
Gürültüye maruziyetten kaynaklanabilecek riskler, 8 inci maddede belirtilen tedbirler ile önlenemiyor ise işveren;
- b) Çalışanın gürültüye maruziyeti 5 inci maddede belirtilen en yüksek maruziyet eylem değerlerine ulaştığında ya da bu değerleri aştığında, kulak koruyucu donanımların çalışanlar tarafından kullanılmasını sağlar ve denetler.
- c) Kulak koruyucu donanımların kullanılmasını sağlamak için her türlü çabayı gösterir ve bu madde gereğince alınan kişisel korunma tedbirlerinin etkinliğini kontrol eder. iş güvenliği ortam ölçümleri risk analizine istinaden periyodik olarak yapılmalıdır.
İşveren tarafından sağlanan kulak koruyucu donanımlar;
- a) 2/7/2013 tarihli ve 28695 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Kişisel Koruyucu Donanımların İşyerlerinde Kullanılması Hakkında Yönetmelik ve 29/11/2006 tarihli ve 26361 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Kişisel Koruyucu Donanım Yönetmeliği hükümlerine uygun olur.
- b) İşitme ile ilgili riski ortadan kaldıracak veya en aza indirecek şekilde seçilir.