Su analizi öncesinde bazı tanımlamaları yapmamız gerekir. Su bütün canlılar için hayat kaynağı ve temel ihtiyaçlardan birisidir. Günümüzde temiz suya ve temiz suyun kaynağına ulaşmak oldukça zorlaşmıştır. Birleşmiş milletler kanunu göre temiz suya ulaşmak insanın temel hakkıdır. Bunun içinde ‘bütün insanların gerekli adımları atması gereklidir’ denilmiştir.
SULARDA KARBONAT VE BİKARBONAT TAYİNİ
Doğal ve saf suların içeriğinde bulunan CO3-2 ve HCO3- iyonlarını nötrleyen H+ iyonları miktarına alkalinite denir. Bir suyun asitleri nötrlemesi o suyun alkalinitesi kapasitesinin göstermektedir.
Bikarbonatlar, karbondioksit tepkimesindeki faal durumlarından dolayı oluşmaktadırlar. Doğal sularda alkalitenin en önemli 3 kısmı vardır. Bunlar ph değerlerine göre sınıflandırılır.
- Bikarbonatlar
- Hidroksitler
- Karbonatlar
Sularda Karbonat ve Bikarbonat Tayini
KLORÜR TAYİNİ
Klorür, suda tat ve aşındırma problemi yaratır. Fazlası tuzluluk hissi verir. Şebeke sistemini, şofbenleri, çamaşır ve bulaşık makinelerini olumsuz yönde etkiler. Sürekli içimi hâlinde böbrek ve yüksek tansiyon problemleri ortaya çıkabilir. Ayrıca, izleyici bir parametredir. Artması hâlinde ya deniz katkısı ya da endüstriyel bir kirlenmeden şüphe edilmelidir.
Suda klorürün bulunması suyu acılaştırır tat ve aşınma problemi yaratır. Klorürün fazla bulunması durumunda ise tuzluluk tadı verir. Klörürlü suyun sürekli tüketimi halinde sağlık problemleri ortaya çıkar. Bunlardan en önemlileri, yüksek tansiyon, böbrek rahatsızlıklarıdır. Klorürler çeşitli sularda farklı miktarlarda su analizi raporlarında çıkabilir. Mineral içeriğinin artmasıyla doğru orantılı olarak çoğalır. Buna bağlı olarakta sodyum miktarı artar.
Deniz suyunun havaya karışıp, hava yolu ile taşınmasından dolayı, taşındığı karasal alanlarda klorür değimi görülebilir. Suların kirlilik kontrolünde klorür faktörü önemli durumdadır. Sodyum klorür’ün kirliliğin izlenmesinde 5 amaç uygun durumdadır.
- Klorür düzeyi kolay bi biçimde ölçülebilir.
- Klorür, suyun normal bir bileşenidir ve toksik etkisi yaratmaz.
- Klorür iyonu toprak tabakası tarafından emilmez.
- Klorürün varlığı gözle fark edilmez.
- Biyolojik süreçler vasıtası ile konsantrasyonu değişmez.
Sularda Klorür Tayini nedir ?
Klörür tayininin ölçülmesi için 4 yöntem geliştirilmiştir.
Ferrisiyanid Yöntemi: Rutin yapılan analiz yöntemidir, genel olarak laboratuvarlarda kullanılır.
Arjantometrik yöntem:0,15 ve 12 mg arasındaki temiz klorür içeriğindeki örnekler için uygun durumdadır.
Potansiyometrik Yöntem: bulanık ve renkli su örneğindeki klorür miktarının ölçülmesi için kullanılır.
Civa nitrat yöntemi: titrasyon yöntemi için uygun hale getirilmiş yöntemdir.
SULARDA SÜLFAT TAYİNİ
Atmosfer olaylarının etkisiyle sülfatların bir miktarı oksitlenir ve bu durumdan dolayı çözünürler; bu olaya sülfat tayini denilmektedir. Sülfatın en yaygın minerali jips mineralidir. Sülfat iyonu daha çok doğal sularda rastlanır ve miktarı değişen bir iyondur. Jips minerali suda çözünmektedir. Jips bu durumdan dolayı sülfatın en önemli kaynağını oluşturur. Soğuk suda 2000 mg/l’ye kadar çözünme durumundadırlar.